Köklü moda trendlerine meydan okuyan İskandinav stili nedir?

İskandinav Tarzı Giyim Hakkında Bilmeniz Gerekenler

İskandinav tarzı giyim oldukça basit ve kolaydır. Bu tarzı benimseyenler için bile insanları neşelendirmesi mümkündür.

Kopenhag, Danimarka’nın başkenti, bu tarzın popülerliğine katkıda bulunuyor. Kopenhag Moda Haftası yaklaşırken başkentin dar sokaklarında ünlü modeller ve sosyal medya influencer’ları, fotoğrafçılar eşliğinde dolaşıyor.

Peki, bu küçük İskandinav şehri nasıl oldu da modanın yeni merkezi haline geldi?

Vogue editörü ve moda tarihçisi Laird Borrelli-Persson’a göre, insanlar İskandinav stiline düşkünlük gösteriyor çünkü bu tarzı yakalamak için kimliklerini değiştirmeleri gerekmiyor.

Moda eleştirmenlerine göre “Scandi-girl” stili, Barbie bebekten ilham alan pembe tonların ağırlıklı olduğu #BarbieCore ve sessiz lüks anlamına gelen #QuietLuxury gibi köklü trendlerin ötesine geçerek büyük bir moda akımına dönüştü.

Borrelli-Persson, BBC Culture’dan Faran Krentcil’e yaptığı açıklamada, “İskandinav kızı stili yeni Fransız kızı stili haline geldi” diyor. “Bu tarz katmanlı ve şekillere odaklanıyor. Hermès çanta veya sıkı bir diyet yapmanıza gerek yok. Kıyafeti sevenler için bu tarz gerçekten özgürleştirici.”

Harvard profesörü ve sosyolog Dr. Martha Beck’e göre, İskandinav tarzının ardında bilimsel bir düşünce yatıyor. Beck, İsveç ve Norveç’teki kadınların kış aylarında güneş ışığı eksikliği nedeniyle modayı depresyon ve hüzünle mücadelede bir araç olarak kullandığını belirtiyor.

72 yıllık Fin moda markası Marimekko, renkli ve neşeli tasarımlarını 1950’lerde İtalya’da tanıttı ve ün kazandı. O zamandan beri ürünleri Amerika Birleşik Devletleri’nde de popülerlik kazandı, Jackie Kennedy’nin Marko Tuominen imzalı elbiseleri bu ünün bir göstergesi oldu.

Markanın şu anki tasarımcısı Rebekka Bay, “Misyonumuz, cesur desenlerle günlük hayata neşe ve renk katmaktı. Giyen herkesin rahatça hareket edebilmesi için tasarımlarımızı test ediyoruz. Amacımız insanları hareket etmeye teşvik etmek ve kış aylarında depresyondan uzak tutmaktır.”

Norveçli moda influencer’ı Nnenna Echem, genellikle koyu renklerin tercih edildiği soğuk havalarda cesur tercihler yaptığını söylüyor. Echem, sıradışı kombinlerle neşeyi ve hareketi bir araya getirmeyi seviyor.

Dr. Beck, İskandinav tasarımcıların katmanları bilinçli bir şekilde kullanarak karmaşık ve heyecan verici bir görünüm yaratmayı amaçladığını belirtiyor. Canlı renkler seçmek, giysiler aracılığıyla dünyaya pozitif bir ışık yaymak anlamına geliyor ve topluluk bilincini oluşturabilir.

İskandinav markaların genellikle topluma fayda sağlamak amacıyla tasarım yaptığını söyleyen Borrelli-Persson, “İskandinav işbirliği ve paylaşımı önemlidir. Tasarımlarınızı sadece kişisel çıkarlarınız için değil, topluma katkıda bulunmak için yaparken ruh sağlığınız da olumlu etkilenir” diyor.

‘Sadelik, Pratiklik, İşlevsellik’

Kopenhag Moda Haftası CEO’su Cecilie Thorsmark, Danimarka tarzını “sadelik, pratiklik ve işlevsellik üzerine kurulu yaratıcı ifadenin temeli” olarak tanımlıyor.

Danimarkalı tasarımcı Cecilie Bahnsen ise, romantik detayları pratik unsurlarla bir araya getirmenin ülke mirasıyla bağlantılı olduğunu belirtiyor. “İskandinavya’da büyüdüğüm için giyimde işlevselliği önemli görüyorum. Kıyafetlerim hem yağmurda bisiklet sürerken hem de soğuk havalarda oğlumla oynarken rahat olmalı” diyor.

Londra Moda Haftası, podyum gösterileri sırasında tek kullanımlık aksesuarları yasaklayarak sürdürülebilirlik gerekliliklerini vurguluyor. Bu kararını, 2023’ten bu yana benzer bir yaklaşımı benimseyen Kopenhag Moda Haftası’ndan almıştır.

İskandinav moda, doğayla uyumlu, dayanıklı ve şık tasarımlarıyla modaseverlere ilham vermeye devam ediyor. Kopenhag Moda Haftası, 27 Ocak’da başlayacak ve sürdürülebilirlik vurgusuyla dikkat çekecek.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir