Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı İbrahim Ömer Gönül, son bir yıldır hızla artan Borsa yatırımcı sayısı ve halka arzlara ilişkin soruları yanıtladı. Gönül, artan talebin borsa açısından önemli olduğunu anımsatırken, “Ama biz, bu 8,5 milyon kişinin heves, oyun gibi girdi-çıktı mantığı ile değil, yatırımcı mantığıyla bakmasını istiyoruz” diye ekledi.
“Mevduata doğru çıkış olursa arzlar yavaşlayabilir”
Bloomberg HT’de yer alan habere göre, insanların paralarını değerlendirecek farklı enstüraman arayışı nedeniyle borsaya yöneldiklerini anlatan Gönül, “Kuşkusuz bunun birçok nedeni var. Ancak artan mevduat faizleriyle birlikte borsadan çıkış olursa halka arzlara olan ilgide de bir yavaşlama görülebilir. Böyle bir beklentimiz yok ama piyasayı düzenlerken her şeye hazır olmak zorundayız” ifadelerini kullandı.
Masalarında 100’e yakın halka arz başvurusunun olduğunu dile getiren Gönül, “Firmalar, bu halka arz taleplerinin bir an önce yapılması için acele ediyorlar. Ama biz de halka arz yaparken, sadece dosyanın tamamlanmasına bakmıyoruz. Firmanın gereken şartları karşılayıp karşılayamadığı, piyasanın bu talebi karşılayıp karşılayamayacağı gibi etkenlere de bakıyoruz. Bazen halka arzları yavaşlatmak gerekiyor. Diyelim ki şimdi ortalama 50 halka arz yapsanız, gelecek sene ne kadar yapabileceğinizi öngörmeniz gerekir” diye konuştu.
Gönül, “Zaten başvuru var, 50 değil de 80-90 arz yapalım demez misiniz?” sorusuna da şu yanıtı verdi: “Yapamayız, fazla olur. Yani biz halka arzda piyasanın durumuna, konjonktürüne bakıyoruz. Başarısız bir halka arz olmasını da istemeyiz. Çok hızlı halka arz yapmak da bazen iyi bir fikir olmayabilir. Onun için şu andaki sayılarla devam edeceğiz gibi görünüyor. Yani 100 başvuru var diye, gelecek sene 100 halka arza onay çıkmaz. Bu yıl 50 civarında bitiririz, gelecek yıl talebe bakar ona göre değerlendiririz.”
Kendileri için bir diğer önemli konunun da halka arzın büyüklüğü olduğunu vurgulayan Gönül, “En büyük halka arzlardan birisi 6,8 milyar lira ile yapıldı. Bekleyen daha büyük halka arzlar da var. 6,8 milyar liralık halka arza 2,5 kat talep geldi. Bunlar bizim için gösterge. Küçük arzlarda talep sıkıntısı yaşamıyoruz. Özellikle bireysel yatırımcıya eşit dağıtım talebi dengeliyor ama büyüklerde bunları çok iyi gözlemlememiz lazım” değerlendirmesini yaptı.
Artan halka arzlar, Türkiye’de yeni bir akımı da beraberinde getirdi. Daha önce borsa yatırımcısı olmayan çok sayıda kişi, halka arz edilen şirketlerin bir süre tavan gideceği düşüncesiyle sadece bu şirketlere yöneliyor. Bu konuda da yatırımcıyı uyaran Gönül, “Halka arzlarla ilgilenen herkes konuyla profesyonel yatırımcı mantığıyla ilgilenmeli. Yani her çıkan hissenin tavan yapacağına ve öyle devam edeceğine dair bir garanti olamaz. Her alanın bir de satanı var” dedi.
SPK’nın “şu sektörü halka arz ederiz, şunu etmeyiz” deme lüksünün bulunmadığının altını çizen Gönül, “Gelen şirketin yapısına bakarız. Bir hikâyesi, ileriye dönük umudu var mı gereken şartları karşılıyor mu, ona bakarız. Sonra yatırımcıya sunarız” dedi.
Gönül, bu çerçevede onay süreçlerinde bundan sonraki tavırlarının daha teşvik edici mi yoksa temkinli mi olacağı yönündeki soruya da “Bizim ilkelerimizde temkin esas, zaten her zaman temkinli bir kurumduk, bundan sonra da kılı kırk yararak, temkinli gitmeye devam edeceğiz” yanıtını verdi.
“Arkadaşım söyledi, aldım”
Türkiye’deki borsa akımı, temel yatırım bilgisi olmayan binlerce kişinin de bu alana yönelmesine yol açarken bu durum SPK’ye gelen şikayetleri de artırdı.
Gönül, bu konudaki örneklere değinirken, “Meselâ diyor ki ‘endeks yükseliyor, benim hissem düştü.’ Şimdi, yatırımcı mantığıyla bakmak zorundasınız. Haber akışına, teknik ve temel analizlere bakmanız lazım. Yani ‘ben paramı koyayım, devlet de garanti versin’ diyorsanız gidip tahvil alacaksınız. ‘Arkadaşım söyledi aldım, para kaybettim, kim ödeyecek’ diyenden, aldığı hisseyi bize şikâyet ederken o hissenin adını yanlış yazana, kodu benzediği için yanlış hisse alıp parasını bizden geri isteyene kadar… Bunun için ‘profesyonellerden yardım alın’ diyoruz” diye konuştu.
Gönül, zaman zaman yaşanan büyük hacimli işlemler nedeniyle oluşan büyük hareketler konusundaki çalışmalarına değinirken de “Tüm gelişmeleri, sıcağı sıcağına takip ediyor, hepsine bakıyoruz. Borsayla birlikte çalışıyoruz burada. Ama sosyal medyada bazen özellikle belli bir algı yaratmaya çalışıyorlar. Biz zaten bir şey varsa tek tek bakıyoruz, çok yükselene de çok düşene de sürekli yatay giden hisseye de bakıyoruz” dedi.