Binlerce takipçili sosyal medya fenomeni öğretmenlerin çektiği videolar, çok sayıda kişi tarafından izleniyor. Yeni nesil öğretmenlerin öğrencileriyle olan ilişkileri tartışılırken, küçük yaştaki çocukların görüntülerinin sosyal medyaya yüklenmesi de çocuk istismarına varan boyutta eleştirilere yol açıyor.
“EĞİTİMDE OTORİTEYİ BOZACAKTIR”
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi (SCÜ) Eğitim Fakültesi, Eğitim Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi ve Dijital Bağımlılıkla Mücadele Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Tuncay Dilci, sosyal medya fenomeni öğretmenlerle ilgili “Bu durum, burada ifade edemeyeceğimiz riskleri barındırmaktadır. Bu çocuklarda, öğretmenlerini rol model edindikleri için kendine özgü kanallar açma, özel hayatlarını ve mahremiyetlerini paylaşma gibi öğrenmeler oluşacaktır. Eğitimde de otoriteyi bozacaktır” dedi.
“ÜN SAHİBİ OLMAK ADINA MESLEĞİNİ KULLANIYORLAR”
Prof. Dr. Tuncay Dilci, son yıllarda sosyal medyadaki mesleki fenomenler arasında yer alan öğretmenlerin eğitime ve özellikle çocuklar üzerindeki etkilerine değindi. Sosyal medyada fazla takipçi ve ün sahibi olmak adına mesleğini kullanan öğretmenlerin, öğrencilere örnek teşkil ettiğini söyleyen Prof. Dr. Dilci “Bu durum, burada ifade edemeyeceğimiz riskleri barındırmaktadır. Bir kere çocukların da kendi dijital mecralarını oluşturma ve sosyal medya fenomeni olma gibi birtakım riskleri beraberinde getirecektir. Bu çocuklarda, öğretmenlerini rol model edindikleri için kendine özgü kanallar açma özel hayatlarını ve mahremiyetlerini paylaşma gibi öğrenmeler oluşacaktır. Eğitimde de otoriteyi bozacaktır” ifadelerine yer verdi.
“TACİZ VE SUİSTİMALLERİN ÖNÜNÜ AÇACAK”
Fenomen öğretmenleri rol model almanın tehlikeli sonuçlar doğurabileceğini belirten Prof. Dr. Dilci, Kolay para kazanma, bedenini teşhir etme, birtakım taciz ve suistimallerin de önünü açacaktır. Her ne kadar öğretmenle öğrenci arasında böyle bir ilişki olmasa da rol model kapsamına girmiş öğretmen davranışları ve fenomenleşen ilişkiler, bu bağlamda davranış doğurguları olarak çocuklar üzerinde yeni öğrenme alanlarını kimileri fırsat gibi görürken, kimi çocukların hayal dünyasında yeni imler ve imgeler oluşturarak bu çocukların gerçek dünyadan kopmasına da sebebiyet verebilir. Bu sanal dünyada ayrı bir yaşam alanı oluşturma ve bu sanal dünyanın içerik veya sunumlarını fırsata dönüştürme gibi eğilimlere yönelirken çocuklarımız burada suistimaller, tacizler, siber zorbalıklar ve şantajlara maruz kalabilirler” şeklinde konuştu.